Öğrencinin Öğretmenine İlham Veren Yaklaşımı
6Yeni eğitim döneminin ilk haftasıydı. Okulun yabancı dil bölümüne yeni atanan öğretmen, Mr. Johnson, uzun yıllar yurt dışında görev yapmış, farklı kültürleri tanıma fırsatı bulmuş deneyimli biriydi. Sınıfa adım attığında öğrencilerin dikkatini çeken en belirgin özelliği, sıcak ve samimi tavırlarıydı.
Sınıfta herkes yeni öğretmeni merak ederken, sınıfın en enerjik öğrencilerinden biri olan Luna hemen öne çıktı. Latin kökenli bir aileden gelen Luna, kültürünü, neşesini ve enerjisini her hareketine yansıtan bir karakterdi. Öğretmeninin anlattıklarını dikkatle dinliyor, derste aktif olarak yer alıyordu.
Bir gün, okul sonrasında Luna sınıfta kalıp ödevle ilgili birkaç soru sormak istedi. Ancak bu kısa konuşma, beklenmedik bir şekilde iki farklı kültürün birbirine bakışını değiştiren samimi bir diyaloğa dönüştü. Luna, öğretmenine kendi kültüründe saygı göstergesi olarak insanların sık sık teşekkür ettiğini ve jestlerle minnettarlıklarını ifade ettiğini anlattı.
Mr. Johnson bu içtenliği fark etti ve “Bu enerjini kaybetme, insanlar senden çok şey öğrenebilir.” dedi. Bu sözler Luna’nın özgüvenini artırdı. Artık sadece derslerde değil, okul etkinliklerinde de aktif rol almaya başladı.
Haftalar geçtikçe Luna ve Mr. Johnson arasında güçlü bir öğretmen–öğrenci bağı oluştu. Bu bağ, sınıftaki diğer öğrenciler için de ilham kaynağı oldu. Farklı kültürlerin nasıl birbirini tamamlayabileceğini görmek herkesi etkiledi.
Okulun yıl sonu etkinliğinde Luna, “Kültürler Arası Anlayış” başlıklı kısa bir konuşma yaptı. Sözlerini şöyle bitirdi: “Birbirimizi anlamak için bazen kelimelere değil, sadece samimiyete ihtiyaç duyarız.”
O an salondaki herkes alkışladı. Çünkü o gün bir öğrenci, cesaretiyle sadece kendi hikayesini değil, aynı zamanda anlayışın gücünü de sahneye taşımıştı.



